B
BAHİSEXENİ
Süper Lig'in 27. haftasında Fenerbahçe deplasmanda Trabzonspor'u 1-0'la geçti. A Spor yorumcusu ve Fotomaç Gazetesi yazarı Erman Toroğlu, köşesinde bu derbiyi değerlendirdi. İşte o yazı...
Trabzonspor, Abdullah Avcı ile çok iyi bir çıkış yakaladı. Ama dün akşam gücü yetmedi. Maçın geneline baktığımızda, maç sarı-lacivertlilerin hakkıydı. Trabzonspor'a göre daha iyi mücadele ettiler. Oyunu sahaya daha iyi yaydılar. Birbirleriyle daha çok yardımlaştılar ve galibiyeti hak ettiler. Son dakikalarda maç berabere bile bitebilirdi. Ama Trabzonspor, maçı çevirecek vitaminde değildi. Sarı-lacivertli oyuncularda herkes birbirine yardım etti, herkes koştu. Buradaki olay bence Mesut'un oyundan alınmasıydı. Tamam, Mesut iyi top kullanan bir oyuncu ama daha fizik olarak hazır değil. Top geldiği zaman arkadaşlarına iyi toplar atıyor, ama iş defansa geldiği zaman Mesut eksik. Erol Bulut, Mesut'u aldığı zaman maç 11'e 11 oynanmaya başladı. 60-65'ten sonra Trabzonspor daha diri gibi gözüküyordu. Ama Erol'un yaptığı değişiklikler Trabzonspor'un bu fizik üstünlüğünü engelledi. Nitekim Trabzonspor defanstan çıkarken yaptığı büyük hatayla golü kalesinde gördü.
Fenerbahçe'de bazı oyuncuları ilk 11'den çıkaramazsın. Mesela Gustavo, mesela Pelkas, mesela kaleci Altay… Bu üçlünün haricinde herkesin yerine birileri var. Ama bu üçlüsüz Fenerbahçe bu sene olmaz. O net gözüküyor.Trabzonspor bir yere kadar. Çok diplerden geldiler ama bu koşu uzun mesafe. Maç berabere bitseydi iki tarafa da yaramazdı. Şimdi Trabzonspor'a yaramadı. 5-6 maçlık bir hamle daha yapmaları gerekir yukarıyı yakalamaları için. Fenerbahçe'de bu hafta bayağı çalkantı oldu. Benim gördüğüm kadarıyla tartışmalar da oldu. Bu, bu maçta faydasını gösterdi. Önümüzdeki maçlarda kalıcı olur mu? Onu göreceğiz. Çok önemli bir virajı kazasız atlattı sarı-lacivertliler ama bu mücadelenin üzerine koyarak devam mı ederler, yoksa bu galibiyet aldatır mı? Onu da göreceğiz… Hakem Yaşar Kemal Uğurlu, can alıcı pozisyonlarda başıma iş almayayım diye faul düdüklerini çalıp oyunu döndürdü. Maç bana yıkılmasın dedi. İki takıma da bu tarz pozisyonlar vardı. Ama cesaret edip devam ettirmediği için hiçbirisini tartışamazsınız. "Ben canımı kurtarayım, takımlardan bana ne" dedi. Bu kadar milletin canını kurtarmak için her şeyi yaptığı bir ortamda hakemin de herhalde bu kadar hakkı vardır diye düşünüyorum.